SAHİH-İ İBN-İ HİBBAN Zvd

BABLAR    KONULAR  -  NUMARALAR

KİTABU’L-İMAN

<< 8 >>

DEVAM: 2- Kelime-i Tevhid

 

أخبرنا عبد الله بن محمد بن سلم حدثنا عبد الرحمن بن إبراهيم حدثنا الوليد ومحمد بن شعيب عن الأوزاعي حدثني المطلب بن حنطب عن عبد الرحمن بن أبي عمرة الأنصاري عن أبيه قال كنا مع النبي صلى الله عليه وسلم في غزوة فأصاب الناس مخمصة شديدة فاستأذنوا رسول الله في نحر بعض ظهرهم فقال عمر يا رسول الله فكيف بنا إذا لقينا عدونا جياعا رجالة ولكن إن رأيت يا رسول الله أن تدعو الناس ببقية أزودتهم فجاؤوا به يجيء الرجل بالحفنة من الطعام وفوق ذلك وكان أعلاهم الذي جاء بالصاع من التمر فجمعه على نطع ثم دعا الله بما شاء الله أن يدعو ثم دعا الناس بأوعيتهم فما بقي في الجيش وعاء إلا مملوء وبقي مثله فضحك رسول الله صلى الله عليه وسلم حتى بدت نواجذه ثم قال أشهد أن لا إله إلا الله وأشهد أني رسول الله وأشهد عند الله لا يلقاه عبد مؤمن بهما إلا حجبتاه عن النار يوم القيامة أبو عمرة الأنصاري هذا اسمه ثعلبة بن عمرو بن محصن

 

(:-8-:) Abdurrahman b. Ebi Amre el-Ensari, babasından bildiriyor: Biz, Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem ile birlikte bir gazada bulunmuştuk. İnsanlara şiddetli bir açlık baş göstermişti. Bunun üzerine binek develerinden birini kesmek için Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'den izin istediler. Ömer :

 

"Ey Allah'ın Resulü! aç ve yaya olarak düşmanımızla karşılaştığımızda nasıl davranırız ki? Ey Allah'ın Resulü! Eğer uygun görürsen, insanlara artan azıklarını getirmelerini emredersin, onlar da getirirler" dedi. Öyle ki bir kişi, (ellerinde kalan bir avuç) yiyeceği ve (hatta) bundan daha fazlasını kaseyle getiriyordu. Onların en fazlası, bir sa' hurma getirdi. Bunun üzerine Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem bir sofra üzerinde topladı. Sonra Allah'ın dilediği kadar dua etti. Sonra onlara kaplarını getirmelerini söyledi. Orduda doldurmadıkları hiçbir kap kalmadı. Geride de bir o kadar yiyecek kaldı. Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem azı dişleri görününceye kadar güldü. Sonra da:

 

"Şahadet ederim ki, Allah'tan başka hiçbir ilah yoktur. Yine şahadet ederim ki, ben, Allah'ın Resulü'yüm. Yine şahadet ederim ki, mu'min bir kul Allah katında bu iki sözle karşılaşırsa, bu iki söz o kimseyi kıyamet günü kesinlikle cehennem ateşinden korur" buyurdu.

 

 

Tahric: İbn Hibban, Sahih (221); isnadı ceyyiddir; İbn Huzeyme, Tevhid (s. 342-3), Ahmed,

Müsned (3/417-8), Nesai, Amelu'l- Yevm ve/-Ley/e (1140), Taberani, el-Mu'cemu'/-Kebir (575)